Dünyanın her yerinde ebeveynler çocuklarını okul kapılarından içeri bırakırken, uzun yıllar sürecek öğrenim yıllarının ardından onların gelecekte neleri başarabileceklerinin hayalini kurarlar. Çocuklarının gelişimlerini beslemeleri ve gözlerini fırsatlar dünyasına açmaları görevi konusunda öğretmenlere güvenirler. Bu çok büyük bir sorumluluktur. Peki ama bu sorumluluk öğretmenlerin sosyal statülerine ve maaşlarına yansıyor mu?
İşte, dünyanın öğretmenlere verdiği değere genel bir bakış: Öğretmen Statüsü Öğretmenliğin Nobel’i olarak kabul edilen Global Öğretmen Ödülü’nün destekçisi Varkey Vakfı tarafından 2013 yılında yapılan bir çalışmada öğretmenlerin sosyal statüleri incelendi.
Çalışmanın sonuçlarına göre pek çok Asya toplumunda – özellikle Çin, Güney Kore ve Singapur’da – öğretmenlere büyük saygı gösteriliyor. Dünyanın Batı bölgelerinin çoğundaysa öğretmenle gösterilen saygının düzeyleri çok daha düşük.
21 ülkede yapılan çalışmada öğretmenlik mesleği, 14 saygın meslek arasında, sosyal hizmet uzmanlarının ve kütüphanecilerin hemen üzerinde yani 7’inci sırada yer aldı. Öğretmenlerin, doktorlar kadar yetenekli olduğu düşünülen tek ülke Çin oldu.
21 ülkedeki öğretmenlere yönelik tutumları karşılaştıran çalışmayı yürüten Profesör Peter Dolton, öğretmen statüsünün, o kültürün tarihine, değerlerine ve geleneklerine dayalı olarak farklı derecelendirildiğini söylüyor. Örneğin, toplumun maddi kazanca odaklandığı Amerika’nın New York şehrinde, bir öğretmenin statüsü ne kadar kazandığıyla ilişkilendiriliyor.
Oysa büyüklere saygı göstermenin kültürel bir norm olduğu Çin’de, yüksek maaşları olmasa da öğretmenlere çok daha yüksek bir statü veriliyor.
Çalışmanın sonuçlarından biri de öğretmenlere daha fazla saygı gösteren ülkelerdeki ebeveynlerin, çocuklarını öğretmenlik mesleğine girmeye daha fazla teşvik etmesi. Nitekim araştırma raporuna göre Çin, Güney Kore, Türkiye ve Mısır, çocukları öğretmen olma konusunda en fazla teşvik eden ülkeler arasındayken, İsrail, Brezilya, Portekiz ve Japonya bu konuda en az olumlu teşvik veren ülkeler. Bu arada Prof. Dolton, 2018 yılında yayınlanacak yeni çalışmanın, ilk çalışmada yer almayan Latin Amerika ve Afrika’yı da kapsayacağının müjdesini veriyor.
Üst Düzey Öğretmen Eğitimi Finlandiya ve Singapur’un öğretime olan yaklaşımları birbirinden oldukça farklı olsa da, her iki ülke de dünyanın en başarılı öğrencilerini yetiştiriyor. “Güney Kore, Singapur ve Finlandiya’ya bakarsanız öğretmenliğe önemli bir statü verildiğini, öğretmenlere iyi davranıldığını, iyi maaşlar ödendiğini ve öğretmenlerin mesleki gelişimlerine çok fazla yatırım yapıldığını görürsünüz,” diyor Varkey Vakfı CEO’su Vikas Pota. Pota’ya göre bunun nedeni yüzde 99 devletin bu konudaki istekliliği. “İyi eğitim için gerçekten ilgili öğretmenlere ihtiyacınız var. Bunda devletin de önemli bir rolü var,” diyor Pota.
En güncel PISA sonuçları Asya eğitim sisteminin oldukça ileri olduğunu göstedi bize. Örneğin matematikte en üst yedi sırada Singapur, ardından Hong Kong, Makao, Tayvan, Japonya, Çin ve Güney Kore yer alıyor. Matematikte 10’uncu, okumada üçüncü ve fen bilimlerinde yedinci sırada yer alan Kanada, genel sonuçlar içinde en üst sırada yer alan Asya dışı ülke olarak öne çıkıyor.
Matematikte 13, okumada dört ve fen bilimlerinde beşinci sırada yer alan Finlandiya ise en üst sırada yer alan Avrupa ülkesi. Bu ülkelerin hepsi birbirinden farklı öğretim yollarını kullanıyor, ancak önemli bir ortak noktaları var: Hepsi de öğretmenlerine büyük değer veriyor. “Finlandiya ve Singapur’da öğretmenler şaşırtıcı bir kariyere sahip. Öğretmenler kendi mesleki uygulamalarının gerçek sahibi olabiliyor ve bu da iş tatminini ve kalitesini artırıyor,” diyor OECD Başkanı Andreas Schleicher. Çok yüksek PISA sonuçlarına sahip Kanada’da da öğretmenliğin niteliğine büyük önem veriliyor. Singapur’daysa bütün öğretmenler Milli Eğitim Enstitüsü’nden eğitim alıyor ve en üst düzey mezunlar arasından seçim yapılıyor. Ama daha da önemlisi Sinapur’da öğretmenler her yıl 100 saatten fazla mesleki gelişim eğitimi alıyor. Ülkede öğretmen eğitimine ciddi bir yatırım yapılıyor.
Finlandiya’da, bir öğretmen eğitimi programına girmek zaten başlı başına bir gurur kaynağı. Finlandiya’daki öğretmen eğitimi programları son derece seçici bir şekilde, başvuran her on öğrenciden sadece bir tanesini kabul ediyor. Eğitimli öğretmenlerin yüzde 90’ının kariyerleri boyunca meslekte kaldıkları Finlandiya’da, öğretmenlerin meslekte kalma oranının hayli yüksek olmasına şaşırmamak lazım. Bu arada Finlandiya’daki bütün öğretmenler yüksek lisans düzeyindeler. Tüm bu başarılı ülkelerin arasında ortak olan tek bir şey var: “Öğretmenlerin maaşları değil ama statüleri, öğretmen olmanın cazibesini fazlasıyla artırıyor.” Öğretmenler En Çok Nerede Kazanıyor?
35 ülkeyi içeren OECD raporuna göre Avrupa, maaş açısından öğretmenlik yapılabilecek en iyi yer. Örneğin Lüksemburg’daki başlangıç öğretmen maaşları, çoğu öğretmenin hayatı boyunca göreceği maaştan bile çok daha yüksek.
Lise düzeyindeki öğretmenlere en yüksek ücretleri ödeyen diğer iki ülkeyse İsviçre ve Almanya. En yüksek lise öğretmeni maaşı sıralamasındaki 10 ülkeden altısı Avrupa’dan. Veriler, Satın Alma Gücü Paritesi (SAGP)* dikkate alınarak hesaplanmıştır. Ödenen ücretlerin ve çalışma şartlarının, yetenekli ve nitelikli öğretmenleri mesleğe çekme, geliştirme ve meslekte kalmasını sağlama konusunda ne kadar önemli olduğunu düşünürsek, politikacıların öğretmen maaşlarını dikkate almaları, nitelikli öğretim ve sürdürülebilir eğitim bütçelerini yakalamanın temel şartlarından biridir.
2008’de yaşanan ekonomik krizin öğretmen maaşları üzerinde doğrudan bir etkisi olmuştu. Nitekim bazı ülkelerde öğretmenlerin maaşları ya donduruldu ya da kesinti uğradı.
Mevcut verilere göre 2005-2015 yılları arasında, OECD ülkelerinin üçte birinde öğretmen maaşları düştü. Bu düşüş İngiltere ve Portekiz’de yüzde 10’a ve hatta Yunanistan’da yüzde 28’e kadar ulaştı. Öğretmenlerin Statüsünü Yükseltmek Varkey Vakfı, 2013 yılında dünyanın en büyük ödüllerinden biri olan ve öğretmenliğin Nobel’i olarak kabul edilen Global Öğretmen Ödülü’nü hayata geçirdi. Ödüle her yıl yaklaşık 20,000 başvuru geliyor. Başvuranlar önce 50 ardından 10 finaliste indiriliyor. Ödüle layık görülen öğretmense toplam 1 milyon dolar kazanıyor. Medyanın büyük ilgisini çeken bu ödül, öğretmenlerin statüsünün yükseltilmesine katkı sağlarken aynı zamanda öğretmenlerin küresel anlamda işbirliği yapabilmeleri için büyük bir sosyal ağ yaratmalarını sağlıyor. “Özetle öğretmenleri ve öğretmenliği kutlamak istiyoruz,” diyor Pota. “Finalist olan ya da kazanan öğretmenler örneğin Türkiye’de televizyon programlarına davet ediliyor ya da Makedonya’da bir belediye başkanı, finalist öğretmeni kutlamak için şehrin bütün billboardlarını onun resmiyle kaplayabiliyor.
Hollanda’da adaylığı başbakan tarafından kutlanan bir öğretmen haberlere çıkabiliyor” *Satın Alma Gücü Paritesi (SAGP) Nedir? Satın alma gücü paritesi, ülkeler arasındaki fiyat düzeyi farklılıklarını ortadan kaldırarak farklı para birimlerinin satın alma gücünü eşitleyen bir değişim oranını ifade ediyor. Yani ülkelerdeki mal ve hizmet fiyat seviyeleri ile döviz kurları farkını ortak bir fiyat seviyesine ve döviz kuruna getirme işlevini Satın Alma Gücü Paritesi (SAGP) gerçekleştiriyor. Hesaplanan satın alma gücü paritesi; belli bir ülkede elde edilen gelirle o ülkede satın alınabilecek belli bir mal ve hizmet sepetinin, dünya ortalaması bir fiyattan değerini gösteriyor.
Kaynak: http://edition.cnn.com